Skolyoz
Skolyoz (Omurga Eğriliği) Nedir?
Skolyoz, omurganın üç boyutlu deformitesi olarak tanımlanan bir ortopedik sorundur. Skolyoz ayakta çekilen grafilerde omurganın radyolojik olarak Cobb yöntemiyle tespit edilen omurga eğriliğin 10° den büyük olmasıyla saptanır.
10-18 yaş grubunda sık rastlanan skolyoz adölesan idiyopatik skolyoz olarak adlandırılır. Adölesan yaşta başlayan skolyoza sahip hastalarda, yetişkinlik döneminde eğriliğin artması ile günlük yaşamlarında yaşadıkları skolyoz ilişkili semptomların yaşam kalitesini düşürdüğü bilinmektedir.
Skolyozun Dünya genelindeki prevelansının %1-4 arasında olduğu ve en sık adölesan(10-18 yaş grubu) grupta görüldüğü bilinmektedir.
2050 yılına kadar, iskelet maturitesi(kemik gelişimi) tamamlanmış kişilerde skolyoz görülme oranının neredeyse iki katına çıkacağı düşünülmektedir.
Ülkemizde ise, 2018 yılında Türkiye Adölesan idiyopatik skolyoz prevelans araştırması sonucunda elde edilen verilere göre adölesan idiyopatik skolyoz görülme sıklığı %2,3 olarak tespit edilmiştir. Kız çocuklarında, erkeklerin iki katı olmakla birlikte kızlarda prevalans %3,07 ve erkeklerde ise %1,49 olarak tespit edilmiştir. Erişkin skolyozun prevelansı ise %5,2 ile %35 arasındadır.
Skolyoz (Omurga Eğriliği) Neden Olur?
Skolyoz, insanlığın bilinen en eski deformitelerinden biridir fakat halen nedeni ve seyri tam olarak anlaşılmamıştır. İnsan vücudunun dik bir şekilde durabilmesi için; kemik, kas ve diğer dokuların, merkezi sinir sistemi ile uyum içerisinde olması gerekmektedir. Bu uyumu bozan herhangi bir hastalık, sakatlık ya da mutasyon skolyozun gelişmesine neden olabilir.
Skolyoz oluşumunun nedenleri ile ilgili araştırmalar genetik, nörolojik disfonksiyon, hormonal ve biyomekanik faktörler gibi teoriler üzerinde durmaktadır. Skolyozun seyri ve bireylerde oluşturduğu etkinin incelendiğinde, hastalığın tanı yaşı ve eğrilik şiddetine işaret etmektedir. Eğriliğin şiddeti adölesan bireyin gelecekteki büyüme potansiyeline bağlı olarak arttığı görülmektedir.
Skolyoz (Omurga Eğriliği) Belirtileri Nelerdir?
Asemptomatik doğası nedeniyle hafif ve orta dereceli skolyozlar sıklıkla farkedilemez. Bu yüzden risk altındaki adölesanların düzenli olarak taranması erken teşhis, ilerleme takibi ve doğal seyrin belirlenmesi için önemlidir.
Skolyoz Çeşitleri
Skolyoz nedenleri değişkendir ve idiyopatik, doğumsal (göğüs duvarı patolojileri dahil),nöromusküler, sendrom ilişkili ve ikincil nedenlere bağlı gelişen eğrilikler olarak geniş bir yelpazede sınıflandırılır.
İdiyopatik, yani sebebi günümüzde halen aydınlatılamamış skolyoz tipi en sık sebeptir ve en sık adölesan dönemde, hızlı büyüme evresinde görülür. İdiyopatik skolyoz, erken başlangıçlı idiyopatik (infantil 0-3 yaş ve juvenil tip 3-10 yaş) veya 10 yaş ve sonrasında başlayan geç başlangıçlı adölesan idiyopatik skolyoz ve adölesan başlangıçlı erişkin idiyopatik skolyoz olarak alt sınıflara ayrılabilir.
Birde omurganın yapısına göre çeşitlilik gösterir;
Strüktürel (yapısal) ve fonksiyonel (yapısal olmayan) skolyoz olmak üzere iki ana kategoriye ayrılmaktadır.
Yapısal skolyozlar, normal esnekliğini kaybetmiş pozisyonla düzelme olmayan lateral eğriliklerdir. Skolyozda, sinir, kas, kemik ve bağ dokusu gibi dokularda yapısal bozukluklar görülmektedir.
Yapısal olmayan skolyozda, omurgadaki eğrilik omurgadan bağımsız dış sebeplere bağlı olarak gelişim gösterir. Sıklıkla bacak boyundaki uzunluk farklılıklarına bağlı ya da kalça displazisine (kalça çıkığı) neden olan alt ekstremite bozuklukluları, sinir kökü irritasyonu, disk herniasyonları veya kalça eklemi etrafındaki kontraktürlere bağlı olarak gelişir. Geçici postüral bozukluklar da oluşabilir.
Skolyoz (Omurga Eğriliği) Dereceleri
Cobb açısının 10° ve üzerinde olması skolyoz tanısını koyulmasına, 40° ve üzerinde olması ise cerrahi tedavi kararının alınmasında önemlidir. Bu nedenle cerrahi tedaviden önce konservatif tedavinin etkinliği, yetişkin skolyoz bireylerde yaşam kalitesini arttırmak açısından önemli rol oynamaktadır.
Skolyoz Kimlerde Olur?
Skolyoz çocukluk ve yetişkinlik dönemlerinde ortaya çıkabilir. En sık görülen skolyoz tipi adölesan idiyopatik skolyozdur. 10 yaş ve sonrasında ortaya çıkar. Erişkin skolyoz omurganın hareketli segmentlerinde dejenerasyon (bozulmalar) gelişmesi sonucu eğrilik meydana gelmektedir. Çocukluk döneminde görülen skolyozun bir sonucu olarak ya da erişkin yaşta omurganın dejeneratif değişiklerine bağlı olarak kendiliğinden ortaya çıkabilir.
Skolyoz Hastalığı Tehlikeli Midir?
Skolyoz açısı kontrol altında olduğu sürece skolyoz hastalığı tehlikeli değildir. Skolyoz şiddetine bağlı olarak ilerleyen yaşlarda akciğer kapasitesindeki düşüşler kardiyovasküler problemlere neden olabilir. Skolyoz teşhisi almış kişilerin erken tanı ve doğru tedaviyle fiziksel kısıtlılıklardan arınmış, yaşam kaliteleri yüksek ve sağlık bir yaşama sahip olmaları mümkündür.
Skolyoz Tanısı Nasıl Konur?
Skolyozun tanı ve tedavi takibi ayakta dik pozisyonda çekilen radyografik(röntgen) görüntülemeler ile yapılmaktadır.
Skolyoz Nasıl Düzelir?
Çocukluk çağı ve özellikle hızlı büyümenin olduğu adölesan dönem aynı zamanda skolyozun fark edilip, tedavi edildiği dönemdir. Skolyoz 3 boyutlu skolyoterapi yöntemiyle tedavi edilir. Cobb açısının düşmesiyle birlikte skolyoz düzelir.
Skolyoz (Omurga Eğriliği) Tedavi Yöntemleri
Skolyoz da tedavi yöntemi denilince ilk olarak 3 boyutlu skolyoz egzersizleri gelmektedir. Kişinin skolyozuna göre egzersiz reçetesi oluşturulur. Bireyin omurgasını aktif olarak 3 boyutlu düzeltmesi, Düzeltilmiş postürün stabilizasyonu, günlük yaşam aktivitelerine adaptasyonu, hasta eğitimi dikkat edilecek hususlardır.
Skolyoz tedavisinde bir diğer yöntem korse tedavisidir. Korse tedavisi egzersizle birlikte uygulanabilir.
Skolyoz (Omurga Eğriliği) Egzersizleri
Skolyoz egzersizleri standart değildir. Ayakta yatarak ve farklı süre ve sıklıkta uygulamalar içerir. Skolyoz tedavisinde erken dönemde etkili bir tedavi yöntemidir. hastanın eğriliğine göre bireysel planlanmalıdır ve tedavi süreci de hastanın fiziksel, mental ve sosyal özellikleri göz önünde bulundurularak devam ettirilmelidir.
Skolyoz Pilatesi
Pilates, skolyoz için sürekli olarak önerilen ve hatta bir dönem bazı doktorlar tarafından tedavi olarak reçete edilen bir spor ve hobi olmuştur. Pilates omurgayı güçlendirir, destekler ve stabilize eder. Kaslar gelişirken, endurans ve esneklik de artar. Pilates ile vücut kaslarının birçoğu daha dengeli ve simetrik olarak çalıştırılır. Yalnız Pilates skolyozun tedavisinde etkili değildir. Bir tedavi seçeneği olmadığından skolyoz dostu spor olarak tercih edilmelidir.
Sporla Skolyoz Düzelir Mi?
Günümüzde spor aktiviteleri çocukluk yaşlarından itibaren büyük ilgi görmektedir. Çocukluk dönemi, özellikle hızlı büyümenin olduğu adölesan dönem, skolyozun fark edilip, tedavi edildiği dönemdir. Bu popülasyonda skolyoz varlığı “egzersiz veya spor yapılabilir mi?” sorusunu akla getirmektedir. Ancak spor, skolyoza özgü bir rehabilitasyon programı yerine kullanılmamalıdır. Spor, skolyozu düzeltmez.
Skolyoz tanısı konmuş gençlerde, fiziksel aktivite ve sporun teşvik edilmesi, potansiyel faydaları dikkate alınmalıdır. Skolyozlu çocukların, sınırlı kapasitede olsa da sevdikleri sporları yapmaya devam etmelerine izin vermek, skolyozda uygulanan diğer tedavi yöntemlerinin başarısını artırmada katkıda bulunabilir. Çoğunlukla belirli bir sporu tamamen bırakma önerilmez, ancak genellikle spor yapma sıklığı sınırlandırılabilir.
Ancak birçok ebeveyn ve hasta, çeşitli sporların kaba olduğu, sürekli hareketin skolyoza bağlı bulguları şiddetlendireceği ve eğriliğin ilerleyeceği endişesi nedeniyle spor yapmaya devam etme konusunda tereddüt yaşar. Yapılan araştırmalarda "The International Scientific Society on Scoliosis Orthopaedic and Rehabilitation Treatment (SOSORT)" klavuzunda spora katılımın skolyozun oluşumu veya skolyotik eğriliğin derecesini etkilemediği, skolyozlu hastaların spor aktivitelerine aktif olarak katılması önerilmiştir.”
Skolyoz olgusundan bağımsız olarak, herhangi bir egzersiz yapmanın omurga sağlığına ve diğer sistemlere, fiziksel zindeliğe, dikkat kontrolüne, sosyal ve duygusal iyilik haline olumlu etkileri vardır. Bu faydaların yanı sıra, spor çoğu insan için eğlenceli ve motive edicidir. Düzenli egzersiz yapan skolyozlu kişilerin ise daha yüksek benlik saygısı gösterdikleri ve daha iyi psikolojik sonuçlara sahip oldukları rapor edilmiştir.
Skolyozda Korse Tedavisi
Korsenin etkinliğini artırmak, korse kullanımına başlamadan önce toraks(göğüs) ve gövdenin esnekliğini iyileştirmek gerekir.
Skolyozda korse tedavisiyle ilgili araştırmalar, adölesan skolyozlu bireylerde uygun ve standart korselerin düzenli kullanımının skolyozun ilerlemesini durdurduğunu ve cerrahi gereksinimini azalttığını göstermektedir. Korsenin etkisi ile ilgili bu kanıtlara rağmen çocuğun korse kullanımına uyumu ve psikososyal sorunlar, üstesinden gelinmesi gereken önemli zorluklardır.
Korse kullanan hastalarda; uzun süreli hareketsizlik nedeniyle kas kuvvet kaybı/atrofileri ve hareket kısıtlılığı gibi korseye bağlı yan etkilerini önlemek, korsenin düzeltici etkisini artırmak, korse süresini kısaldığında veya çıkarıldığında omurganın 3 boyutlu egzersizlerle düzeltmenin sürdürülmesi gerekir.
Skolyoz (Omurga Eğriliği) Ameliyatı
Cerrahinin amacı deformiteyi düzeltmek veya ilerlemesini durdurmak, spinal büyümeyi korumayı(omurga eğriliğini),kardiyopulmoner bozulmayı önlemek için torasik (göğüs)hacmi en üst düzeye çıkarmak ve yaşam kalitesini en üst düzeyde arttırmaktır. Cerrahi kararlar bugün büyük ölçüde skolyotik omurganın muayene sırasındaki fiziksel ve radyografik değerlendirmelere dayanmakta olup, omurga deformitesinin ve kardiyopulmoner fonksiyonların zaman içinde tahmin edilen kötüleşme derecesine dayanmaktadır.
Skolyoz Eğriliği Tamamen Düzelir Mi?
Skolyoz eğriliği tedaviyle kontrol altına alınır. Cobb açısının 10 derece ve altına düşmesi skolyoz teşhisini ortadan kaldırır.